hedef belirleme

hedef belirleme teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
hedef belirleme target setting

hedef belirleme terimi için benzer kelimeler ve anlamları
belirleme belirleme renders determination
hedef belirleme goal setting
hedef belirleme setting targets
hedef belirleme setting objectives
hedef belirleme target identification
hedef belirleme süreci goal setting process
hedef belirleme head a goal
hedef belirleme target designation
kişisel hedef belirleme personal goal setting
küresel hedef belirleme global goal-setting
hedef belirleme çalışma sayfası goal setting worksheet
planlama ve hedef belirleme planning and goal setting
ulusal hedef belirleme national target setting
hedef belirleme süreci target setting process
hedef belirleme pinpoint targeting
hedef belirleme determining objectives
hedef belirleme goal establishment
hedef belirleme formulate goal
finansal hedef belirleme financial goal-setting
hedef belirleme identifying goals
hedef belirleme alıştırması goal setting exercise
hedef belirleme hakkında about setting goals
stratejik hedef belirleme strategic goal setting
hedef belirleme that setting goals
hedef belirleme becerileri goal-setting skills
yeni hedef belirleme setting new goal
hedef belirleme of goal setting
hedef belirleme targeting identification
hedef belirleme içerir includes defining goals
uzun vadeli hedef belirleme long-term goal-setting
hedef belirleme oturumu goal setting session
takım hedef belirleme team goal setting
hedef belirleme kullan use goal-setting
hedef belirleme policing targeting
finansal hedef belirleme setting financial goal
etkili hedef belirleme effective goal setting
kendileri için hedef belirleme set goal for themselves
hedef belirleme yaklaşımı approach to target setting
hedef belirleme iletişimi goal setting communication
hedef ve hedef target and goal
hedef gerçekçi hedef target realistic goal
hedef ve hedef dışı balıkçılık. target and bycatch fisheries.
hedef 5, hedef 5.a, azaltmak için goal 5, target 5.a, to reduce by
belirleme determination
ulusal kendini belirleme national self-determination
sosyal belirleme predestinator
önceden belirleme predetermination
cinsiyet belirleme sex determination
son belirleme final determination
politika belirleme policy setting