bağıntılı anlamı olan

bağıntılı anlamı olan teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
bağıntılı anlamı olan with correlative meaning

bağıntılı anlamı olan terimi için benzer kelimeler ve anlamları

bağıntılı correlative
bağıntılı bağlaç correlative conjunction
bağıntılı bileşikler related compounds
kuvvetle bağıntılı strongly correlated
bağıntılı is correlated
bağıntılı sayı correlative number
bağıntılı olabilir can be correlated
bağıntılı are correlated
iyi bağıntılı correlates well
bağıntılı numaralandırma correlative numbering
zayıf bağıntılı correlates poorly
yukarıda belirtilenlerle bağıntılı correlative to the foregoing
bağıntılı olabilir may be correlated
doğrudan bağıntılı are directly correlated
bağıntılı değil are not correlated
ile kuvvetle bağıntılı is strongly correlated with
bağıntılı değil not correlated
buna bağıntılı correlated to this
bağıntılı yapı correlational structure
bağıntılı olarak as correlative
bağıntılı it is correlated
yeterince bağıntılı adequately correlated
bağıntılı sayılar correlating numbers
bağıntılı bilgi correlating information
bağıntılı haklar correlative rights
bağıntılı olurdu would be correlative
bağıntılı veri correlating data
bağıntılı risk correlating risk
kesinlikle bağıntılı are strictly correlated
kolayca bağıntılı easily correlated
bağıntılı veya nedensel correlative or causal
anlamı olan imbued with meaning
anlamı olan bir şey something of the meaning
anlamı olan have the meaning ascribed
anlamı aşağıda belirtilmiş olan have the meaning ascribed below
anlamı olan bir şey something that mean
belirli bir anlamı olan to which a specific meaning
anlamı olan which have a meaning
anlamı olan bir cümle a sentence whose meaning
anlamı olan kelimeler words that have meaning
çok anlamı olan with a lot of meaning
anlamı olan bir terim a term whose meaning
anlamı olan hayatı yaşa live life with meaning
anlamı olan hayat life with meaning
gelişmekte olan ve gelişmekte olan ülkeler developing and emerging countries
gelişmekte olan ve gelişmekte olan ülkeler emerging and developing countries
saf olan her şey saf olan to the pure all things are pure
gelişmekte olan piyasa ve gelişmekte olan ekonomiler emerging market and developing economies
gelişmekte olan ekonomileri olan ülkeler countries with emerging economies
gelişmekte olan piyasalar ve gelişmekte olan ülkeler emerging markets and developing countries