relatively high demand

relatively high demand teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
relatively high demand nispeten yüksek talep

relatively high demand terimi için benzer kelimeler ve anlamları
relatively high nispeten yüksek
relatively high level nispeten yüksek seviye
relatively high inflation nispeten yüksek enflasyon
relatively high temperature nispeten yüksek sıcaklık
relatively high cost nispeten yüksek maliyet
relatively high rates nispeten yüksek oranlar
relatively high capacity nispeten yüksek kapasite
relatively high unemployment nispeten yüksek işsizlik
relatively high-quality nispeten yüksek kaliteli
relatively high net nispeten yüksek net
relatively high prices nispeten yüksek fiyatlar
from relatively high levels nispeten yüksek seviyelerden
relatively high return nispeten yüksek getiri
relatively high minimum nispeten yüksek minimum
relatively high sales nispeten yüksek satışlar
is relatively high cost nispeten yüksek maliyet
had relatively high rates nispeten yüksek oranlara sahipti
a relatively high incidence nispeten yüksek bir insidans
at a relatively high level nispeten yüksek düzeyde
with relatively high purchasing power nispeten yüksek satın alma gücü olan
the relatively high prevalence of nispeten yüksek prevalansı
relatively high production costs nispeten yüksek üretim maliyetleri
of a relatively high standard nispeten yüksek bir standardın
its relatively high nispeten yüksek
relatively high wages nispeten yüksek ücretler
high demand yüksek talep
in high demand yoğun talep gören
are in high demand yoğun talep var
high demand for yüksek talep
due to high demand yüksek talep nedeniyle
is in high demand yoğun talep görüyor
on high demand yüksek talep üzerine
high-demand jobs yüksek talepli işler
with high demand yüksek talepli
demand is high talep yüksek
a high demand for yüksek talep
very high demand çok yüksek talep
was in high demand yoğun talep görüyordu
demand is so high talep çok yüksek
high international demand yüksek uluslararası talep
a high demand yüksek talep
high market demand yüksek pazar talebi
such high demand böyle yüksek talep
high demand applications yüksek talep uygulamaları
demand high standards yüksek standartlar talep
high demand field yüksek talep alanı
high degree of demand yüksek talep
products in high demand yoğun talep gören ürünler
high-demand topics yüksek talepli konular
having a high demand yüksek talep almak