noise suppressor

noise suppressor teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
noise suppressor gürültü kesici

noise suppressor terimi için benzer kelimeler ve anlamları

suppressor süpresör
suppressor grid baskılayıcı ızgara
suppressor mutation baskılayıcı mutasyon
suppressor t cell bastırıcı t hücre
tumor suppressor gene tümör baskılayıcı gen
surge suppressor dalgalanma bastırıcı
tumor suppressor genes tümör baskılayıcı genler
transient voltage suppressor geçici gerilim baskılayıcı
tumor suppressor tümör süpresörü
interference suppressor girişim baskılayıcı
tumour suppressor tümör baskılayıcı
transient voltage surge suppressor geçici voltaj dalgalanma supresörü
suppressor diode baskılayıcı diyot
voltage suppressor voltaj bastırıcı
tumor suppressor protein tümör baskılayıcı protein
spark suppressor kıvılcım önleyici
suppressor gene baskılayıcı gen
suppressor circuit baskılayıcı devresi
appetite suppressor iştah bastırıcı
suppressor cell baskılayıcı hücre
interference suppressor filter girişim bastırıcı filtre
echo suppressor yankı bastırıcı
suppressor type baskılayıcı tipi
tumour suppressor gene tümör baskılayıcı gen
diode suppressor diyot baskılayıcı
spike suppressor başak bastırıcı
equipped with a suppressor bir baskılayıcı ile donatılmış
suppressor filter baskılayıcı filtre
over voltage suppressor aşırı gerilim baskılayıcı
with suppressor baskılayıcı ile
suppressor function baskılayıcı işlevi
surge suppressor device dalgalanma bastırıcı cihaz
t suppressor cells t bastırıcı hücreler
tumor suppressor activity tümör baskılayıcı aktivite
suppressor warranty baskılayıcı garantisi
surge suppressor outlets dalgalanma bastırıcı çıkışları
oncogenes tumor suppressor genes onkojenler tümör baskılayıcı genler
ambient noise ortam gürültüsü
big noise büyük gürültü
cosmic noise kozmik gürültü
galactic noise galaktik gürültü
line noise hat gürültüsü
noise gürültü, ses
noise factor gürültü faktörü
noise generator gürültü üreteci
noise limiter gürültü sınırlayıcı
noise masking gürültü maskeleme
noise pollution gürültü kirliliği
noise-making gürültü yapma
perceived noise decibel algılanan gürültü desibel